içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

Otantik Konya Akşehir Evleri

Akşehir birçok kez gezip dolaştığım şirin bir ilçedir. Akşehir' deki tarihi evler, UNECSO tarafından Dünya Kültür Mirası listesine alınan Karabük'teki Safranbolu evlerine rakip olmaya hazırlanıyor. İlçede 2000 tarihi evden 254'ü restore edilirken, diğerlerinde ise çalışmalar sürüyor.
Türk mizah tarihinde önemli bir yere sahip olan Nasreddin Hoca ve bölgede yetişen 'Napolyon' kirazıyla tanınan Akşehir'de, tarihi evler restore edilerek Mevlâna Müzesi ve Kapadokya gezisi yapmak isteyenlerin güzergahında yeni bir turizm bölgesi olmayı hedefliyor.

Değerli okuyucularımız bir vesile bulup mutlaka rotalarını Akşehir’e çevirmeliler. Akşehir antik dönemlerden bugünlere kadar Roma, Selçuklu ve Osmanlı dönemi birçok medeniyetin izlerini taşımaktadır. Akşehir geçmişten gelen birikimi ve bugünün ekonomik ve sosyal potansiyeli ile çoktan il olmayı hak etmiş bir ilçemiz. İnsanımız Akşehir’de hem yeşilin tonlarına sahip Hıdırlık mevkii ve Tekke kent ormanını görecekler hem de Akşehir müzesi ve Batı cephesi karargâhı müzesi ve Nasrettin Hoca ve gülmece parkı gezileri ile de keyifli bir zaman geçireceklerdir. Çarşı içinde bir Akşehir helvası ile de ağızlarını tatlandırmayı unutmasınlar. (https://www.yenihaberden.com/aksehirde-azerbaycanli-bir-alim-15070yy.htm) 


Akşehir’de yapılan sokak sağlıklaştırma çalışmaları kapsamında; Anıt ve Çimenli mahalleleri arasında kalan, içinde birçok tarihi ev ve konağı barındıran Değirmen Sokak’taki tarihi ev ve konakların dış cepheleri restore ediliyor, hatta çoğu  bitmiş durumdadır.
Bir kısmı Akşehir Ermenilerine bir kısmı Türk ve Müslüman ailelere ait evler, restore edilerek bakımlı bir hale getirilmişlerdir. Akşehir’e gelen ziyaretçilerin de büyük ilgi gösterdiği tarihsel dokunun bozulmadığı eski cumbalı Akşehir Evlerin bulunduğu sokaklar, ziyaret edenlere tarihte yolculuğa çıkıldığı hissini veriyor.(https://www.aksehir.bel.tr/galeri/tarihi_aksehir_evleri/) 
Bu anlamda Konya'da yeterince olmayan mekân korunması ve sokak sağlıklaştırması Akşehir'de başarılı bir şekilde hayata geçirilmiştir. 2015 yılında başlayan çalışmalar ile toplamda 361 ev restore edilmiştir, türbe, kaymakam evi, Ermeni hamamı, Ermeni okulu vb. alanlar komple ele alınıp sokak sağlıklaştırma ve restorasyon işlemi yapılmıştır.(https://www.sabah.com.tr/konya/2020/11/10/tarihe-yolculugun-sehri-aksehir)

Akşehir eski evlerin bulunduğu sokakları adımlarken Orta hamamdan Gavur Hamamına kadar, Değirmen Sokaktaki evlerin birçoğunda alt katlarında dükkânlar yer alıyor. Eskiden müslüman olmayan bu evlerin hanımlarının burada el işi göz nuru oya yapıp sattıklarını da o mahallenin yaşlı kadınlarından öğreniyoruz.
Akşehir evleri genelde iki katlıdır. Özellikle giriş katının altı bahçe katı olur. Evlerin tabanları ve tavanları ahşap, mutfakları, kilerleri, damlı ya da kiremitli kim geldi pencereli evleri vardır. Bu evler bugün, Sit alanı içerisinde yer almaktadır. Evlerde kat sayısı artsa da plan değişmiyor. Ev hayatı içerisinde müşterek olarak ortak kullanım alanları kendini hemen gösterir. Özellikle alt kat odaları, bazen oturma yeri olarak kullanılmış bazen fonksiyonu değiştirilerek, mutfak görevini üstlenmiştir. Ama asıl gelenekte, mutfak ayrı bir bölümden oluşmaktadır.


Akşehir Evini görmeden Akşehir 
gezilmiş sayılmaz

Makedonya göçmeni kereste tüccarı Hacı Yunus tarafından 1894’de yaptırılan evi Nalbantzâde Hacı Mustafa Efendi, 1909 senesinde 361 sarı liraya alır. 1922’de Rupen Ustaya tek katlı bölümü yaptırılır. Tevfik ve Talat kardeşler uzun seneler bu evde otururlar. Sonra seksenli yılların sonuna doğru bir grup Akşehirli idealist genç, harap halde olan bu binayı 1991’de satın alırlar.

 

İşin en başında Akşehirlilerle evde toplantılar yapılır. Akşehirli ustalarla oturulur konuşulur; unutulanlar hatırlanır, bilinmeyenler öğrenilir. Çoğu usta ya piyasanın çok altında ya da para bile almadan çalışır. On altı gencin öncülüğünde Akşehirli kurum ve esnafların da desteğiyle aslına uygun olarak restore edilen eski ev “Akşehir Evi” olarak ortaya çıkar.  
Akşehir Evi, her bir odası gezildiğinde görülecektir ki Akşehir’in son yüz yıllık dönemini yansıtmaktadır. Akşehirli aileler tarafından bağışlanan eşyalarla adeta bir sivil müze ve kültür evi halini alır. 11 Haziran 1994 tarihinde “Akşehir Evi” olarak hizmete açılan bu tarihi ev, daha sonra Tarihi Türk Evleri’ni Koruma Derneği tarafından “Ulusal Restorasyon Ödülü”ne lâyık görülür. Bu güzel ev 41 kişi tarafından 1998 yılında kurulan ve kısa adı AKSEV olan Akşehir Kültür, Sağlık ve Eğitim Vakfına tescil edilir. Akşehir Evi’ni mutlaka görmelisiniz.

İlçe merkezinden Tekke ormanına çevirerek yol alırlarken güzergâh üzerinde aynı zamanda çok iyi korunmuş ve restore edilen Ulu cami, Taş medrese, Rüştü Paşa konağı, Ermeni kilisesi, Gavur hamamı ile onlarca tarihi Akşehir evlerini de yol boyunca göreceklerdir. Eğer bir bahar zamanına denk gelirler ise Akşehir’i ilk defa gören İslam fatihlerine belde-i Beyza dedirten kayısı, badem, elma ve kiraz ağaçlarının bembeyaz açmış çiçek şölenine de şahit olacaklardır. Tekke kent ormanının enfes şelale sesi ile ağaçların gölgesinde tertemiz oksijen ile serinlemenin keyfini fiilen yaşamalıdırlar. Hem de bu havaliye ismini veren NimetullahNahcivani hazretlerinin kabrini ziyaret ederek manevi planda bir gönül ferahlığı ve dinginliğini tecrübe edeceklerdir.

Bu yazı 673 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum