içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

GENÇ OPTİK

GENÇ OPTİK

 GÖZLÜKÇÜ -OPTİSYEN  AHMET RASİH ZEYBEK

 Akşehir’de ve çevre ilçeler olan Doğanhisar, Tuzlukçu, Yunak ve Çeltik ilçelerine hizmet verirken, Esnaflığını ve fiayattaki avantajı müşterisine yansıtan, Isparta ilçelerinden Yalvaç ve Şarkikaraağaç Afyonkarahisar İlçelerinden Sultandağı ve Çay’a kadar uzanan müşteri portföyüne ulaşmıştır.

Nasreddin Hoca’nın nükteliğini, güldürürüken düşündüren yapısını, müşterilerine aktarmaktadır. Müşteri memnuniyetini ön plana çıkarmış, olgun vakur duruşuyla halkımızın sevgisini kazanmıştır. Göstermiş olduğu  misafirperverliğiyle adından da söz ettirmektedir. Toplum yararına, görev almayı kendine şiar edinmiş Sivil toplum kuruluşlarında kurucu ve yönetim ve denetim kurulu üyeliği yaparak, görevden ve halktan uzaklaşmamıştır.

 

Sizlerde; Ahmet Rasih Zeybek'in misafiri olmak, göz sağlığınıza önem vermek istiyorsanız sizi, Akşehir’in en eski caddelerinden Eski Belediye Başkanlarımızın adını taşıyan Cevdet Köksal Caddesi,  Nasreddin Hoca’mızın deyimi ile Tam Dünyanın ortasında bulabilirsiniz. Kapıdan içeri girdiğinizde sizi güler bir yüz karşılar. Alışveriş etmeniz önemli değil, gözlük çerçeve ve lens hakkında da soru sorarak, önerilerini alabilirsiniz. Çay kahve bahane sohbet edebilirsiniz.

Sektörel anlamda en iyi markaları barındıran, Kalite, hizmet, performans, istikrar ve yatırım ivmesiyle, gönüllere taht kurmuştur. Aile bakımından yarım asırlık tecrübeyle, moda dünyasına hizmet, yatırım öncülerindendir.

Yaptığı işin tarihine baktığımızda;  gözlüğün ana malzemesi olan camın tarihi 4500 yıl öncesine dayanmaktadır. İnsanların optik hakkında bilgileri,camın  cisimleri  büyüttüğünü fark ettikleri bilinmektedir. M.Ö. 100 yıllarına ait, büyüteç olarak kullanılan cam örneklerine Girit’teki kazılarda rastlanılmıştır.  965 yılında doğan en büyük araştırmacılarından ve islam fizikçilerinden olan Ebu Ali El Hasan İbn El Haytam görme optiği ve lenslerle ilgili araştırmalarında optik biliminin gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Bugün bizim için optikle ilgili en önemli eser El Haytam’a ait olan “Kitab’ülMenazır” dır.

Haytam, görmenin, gözden çıkan ışınların nesnelere çarpmasıyla meydana geldiğini iddia eden, kendisinden önceki Yunanlı bilim adamlarının aksine, ışığın nesnelere çarpıp yansıyarak gözün merkezine ulaştığını ve görmenin bu şekilde meydana geldiğini açıklamıştır.

Birçok göz rahatsızlığına karşı etkili olan aynı zamanda göz rahatsızlıklarını fazla hissettirmeyen optik gözlük birçok kişi tarafından aktif olarak kullanılmaktadır. Astigmat, miyop, hipermetrop, uzağı ve yakını görememe gibi problemlerin aşılmasını sağlayan optik gözlükleri; yaşamı daha kolay bir hale getirmektedir. Rahatsızlıklara karşı alınabilecek en iyi önlem ve kullanılması gereken en iyi gözlükler, optik gözlüklerdir. Optik gözlükler sayesinde rahatsızlığı olan kişiler, görme problemlerini gözlük ile aşabilir ve yaşamlarına daha kaliteli bir şekilde devam edebilme avantajına sahip olurlar. Tüm bunların yanı sıra gözlüklerin farklı rahatsızlıklara karşı güçlü olması ve kişinin yaşadığı rahatsızlığa aynı zamanda gözüne uygun olması, doktor tarafından yapılan kontroller ile mümkün hale gelir

Gözlüğü ilk bulan kişinin kim olduğu bilinmemektedir. Ancak bazı rivayetlere göre gözlüğün Roger BACON tarafından icat edildiği,  söz edilmektedir. Roger BACON  okuma taşları üzerinde  çalışmalar yaparak okuma taşını geliştirmişti. Bu taşı kuartz ve dağ kristalinden yapılıyordu. Ayrıca beril taşlar da kullanılıyordu.

13.yy sonlarında, o zaman kadar yarı küre şeklinde olan camlar düz cam şeklinde traşlanmaya başlandı. Bu şekilde bakış alanının genişlediği tespit edildi. Daha sonraları da her iki göz için ayrı camlar kullanılmaya başlandı. Bu gelişim süreci içerisinde gözün önünde tutularak kullanılan camlar çerçevelerin içerisine konarak birbirleriyle birleştirildi. Perçinli gözlük olarak bilinen bu gözlükler demir, tahta veya boynuzdan yapılıyordu. Kulak üzerinde durmaları için herhangi bir model bulunamadığı için sadece göz önünde tutularak kullanılıyordu.

Edward Scarlet 1730 da Londra’da sabit gözlük sapını icat etti. Saplar kafaya göre ayarlanabildiğiiçin gözlük burun üzerine daha az ağırlık yapıyor, düşme tehlikeside önlenmiş oluyordu.

Matbaanın icadından, basılan kitap ve gazete sayısının artmasından sonra gözlük lüks olmaktan çıkıp tam bir ihtiyaç oldu. 14.yy ortalarında İtalyanlar gözlük camlarına belki şekillerindeki benzerlikten dolayı mercimek anlamına gelen “Lenticchie” adını verdiler. İngilizcesi de lentis olan mercimek, yaklaşık iki yüzyıl gözlük camı anlamında da kullanıldı. Günümüzde kullanılan lens adının kökeni de bu sebepten dolayı mercimekten gelmektedir.

İlk gözlükçü dükkanı 1783 yılında Philadelphia’da açıldı. Francis McAllisterdükkanında gözlükleri bir sepet içine yığıyor, müşterilerde bunları tek tek deneyerek gözlerine uygun olanı alıyorlardı. İlk güneş gözlükleri 1430 lu yıllarda Çinliler tarafından kullanıldı. Ateşte dumanın isi ile kararttıkları camları güneşten korunmak için değil mahkemeler ve bir çok yerde gözleri görünmesin, düşünceleri göz ifadelerinden belli olmasın diye takıyorlardı. Bu kullanımın amacı güneşten korunmak değildi. Daha sonraları İtalyanlar Çin’e numaralı gözlükleri de getirdi. Ama Çinliler onların da çoğunu iste karartarak kullandı.

Güneş ışığına maruz kaldığında kararan yani colormatic gözlük camları ilk olarak 1960 ların sonlarında geliştirildi. Yaygın olarak kullanılmasıda 1990 lı yıllarda oldu.

Bu yazı 1405 defa okunmuştur.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum